Ahmet İNAN
Yrd.Doç.Dr., Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Kur'an, insanı birey olarak Allah'ın halifesi ilan etmiş; buna bağlı olarak ona geniş bir yetki alanı bahşetmiştir. Kurandaki "teshir" ideası, insana verilen bu geniş yetki alanını ifade eder. Bu bağlamda Kur'an, insana mülkiyet hakkı bahşetmiş; servetin adilane dağılımını öngörmüştür. Ne var ki tarihsel İslam uygulamaları, Kur'an'dan çıkarsanan "Mülk Allah'ındır" formülünü, bağlamından kopararak, vahiy geleneğinin özüne rağmen bireyin özel mülkiyetine mani bir algıya dönüştürmüş; servetin, siyasal elitin elinde kalmasını sağlamıştır. Oysaki Kur'an'da mülkün Allah'a ait olması figürü, bireyin özel mülk edinmesine mani değildir. Çağdaş bir İslam İktisadının inşası ameliyesinde, tarihsel İslam uygulamalarının aşılarak Kur'an'a direk yaklaşılması gereklidir.
Qoran has declared the human being as repsesentative of God. Therefore it has given to him a large warrant area. The idea of "teshir" in the Qoran expresses this given warrant. İn this context, Qoran has given to individaul the property right and suggested the distribution of wealth justly. Breaking the context of "Property for God" formulation concluded from Qoran, the historical İslamic practicals, contrary to tradition of revelation had transformed it into concept hinders the individual property right. İn this way, the political elite owned the wealth. Whereas the "Property for God" figüre in Qoran is not an obstacle for private property right. It is necessary to exceed the historical İslamic practical and approach the Qoran directly for reinterpretion of Contemporary İslamic Economy.