Ahmet ÖGKE
Yrd.Doç.Dr., 100. Yıl Ü. İlahiyat Fak
XVII. yüzyılda Osmanlı topraklarındaki en yaygın tarîkatlerden biri konumundaki Halvetiyye'nin Ahmediyye koluna mensup olan ve aynı zamanda Bayramî-Melâmî bir çevrede yetişen Oğlanlar Şeyhi İbrahim Efendi, şiirlerinde edebî sanatlara bağlı kalmak yerine, didaktik tarzda yazmayı tercih eden bir sûfî-şâirdir. Sohbet âdâbıyla ilgili olarak özellikle Ahmediyye'nin pîri Yiğitbaşı Velî Ahmed Şemseddîn-i Marmaravînin ortaya koyduğu tarikat âdabı ile örtüşen fikirleriyle dikkat çeken Oğlanlar Şeyhi, modern eğitim bilimcileri ve sosyal davranış kuramcılarının örnekleme / özdeşleşme / özdeşim kurma olarak adlandırdıkları metodun tersinden uygulanışı gibi, tasavvufta şahsiyet eğitimi bakımından önemli yöntemleri ortaya koyarak bir bakıma ideal insan tipini yetiştirmeyi hedeflemiştir. Bu eğitim, fenâ fi'ş-şeyhten fenâ fi'r-resûle, oradan da fena fillâha ulaşan bir süreci ve aşamalar zincirini içine almaktadır.
İbrahim Effendi was a member of the Ahmadiyyah branch of the Halwatiyyah Sufi order, one of the most widespread order on the Ottoman soil in 17th century. ibrahim Effendi grew up in a Bayrami-Malami environment. He preferred a didactic style in his poems instead of a literary style. In this, he followed the style of Yigitbashi Wali Ahmad Shamsaddin-i Marmarawi, the chief saint of Ahmadiyyah. ibrahim Effendi followed an obverse educational model in opposition to contemporary educators. He aimed to find out a perfect model to bring out the perfect man by using the proceedings of Islamic mysticism.